Bir yerden başlamalıyım. Artık "yapacağım", "yapmak istiyorum", "yapmayı düşünüyorum" demek istemiyorum. "Yaptım"... Bundan sonra "yaptım" diyebilmeliyim. Kafamın içinden geçenleri, yapmak istediklerimi sürekli planlayarak, sadece planlayarak ömrümü geçirmek istemiyorum. Onun için bir şekilde bir yerden başlamam gereriyor. Okumak istediğim kitapları okumalıyım, izlemek istediğim filmleri izlemeliyim, dinlemek istediğim şarkıları dinlemeliyim, görmek istediğim yerleri görmeliyim ve kurmak istediğim cumleleri kurmalıyım. Artık "yaptım", "bunu ben yaptım" demeliyim.
Düşünmeye, hayal kurmaya başladığım ilk zamanlarda yapmak istediklerimi gerçekleşkirecek çok zamanım olduğunu sanırdım. Şimdi 32 yaşımdayım. Geriye dönüp baktığımda hiç bir şeyi tam hakkını vererek yapamadığımı görüyorum. Artık kaybedecek vaktim yok. Işık hızıyla geçip giden zamana inat her günü bir önceki günden daha dolu yaşamalıyım. Daha çok kitap okumalıyım, daha çok film izlemeliyim, daha çok yazı yazmalıyım, daha çok... daha çok...
Bir de seyirci olmayı bırakmam lazım. Kısacık ömrümü dünyayı seyrederek geçirip, öldükten birkaç yıl sonra hiç kimsenin hatırlamadığı biri olmamalıyım. Fark yaratmalıyım. Sadece "seyreden" olmamalıyım.
Bu siteyi hazırladığımda iki bölüm halinde yayınladığım "Hayal kurmak tehlikeli midir?" başlıklı yazıyı aylar önce yazmıştım. Siteyi açtıktan sonra bir türlü yazı yazamadım. Bazen işlerimin yoğunluğu bazen de ruhumun yorgunluğu yazmak istediklerimi yazmama ingel oldu. Ama artık hem işlerime hem de ruhuma bir çeki düzen vermeliyim. Yazmak istediklerim kafamda biriktikçe ruhum daha da ağırlaşıyor. Düşüncelerimi kâğıda döküp (artık bilgisayar ekranı demek daha doğru sanırım) kendimi hafifletmeliyim. Bundan sonra daha sık yazmaya kendi kendime söz veriyorum.
0 yorum:
Yorum Gönder